Mustafa Çakır
Uğur Okulları Genel Müdürü
Değişen dünya ve gelişen teknolojiyle birlikte geleceğin ihtiyaçları da değişiyor. Bu durum, çocukları geleceğe hazırlayan eğitim sistemlerinin de değişime uyum sağlamasını zorunlu kılıyor. Öğrencileri hayata hazırlayan okullar hiç kuşkusuz bu değişimi takip edip, geleceği öngörüp, öğrencilerini yeni sisteme hazırlamalılar.
Peki, mevcut eğitim anlayışı öğrencileri bu dönüşüme ne kadar hazırlıyor? Eğitim programlarımızla hangi bileşenlere odaklanmalıyız? Hangi eğitimlerle çocuklar geleceğe hazır hale gelebilir? Biz eğitimcilerin olduğu kadar velilerin de dikkat ettiği, merak edilen ve araştırılmaya değer bu konuları sizlere kısaca özetlemeye çalışacağım.
21’inci yüzyıl becerileri diye bir kavramı mutlaka duymuşsunuzdur. Ekonomiden eğitime, sağlıktan teknolojiye kadar her alanda bu beceriler giderek önem kazanıyor. Peki, nedir bu beceriler?
21’inci yüzyıl becerileri; eleştirel düşünme, yaratıcılık, iş birliği, iletişim, bilgi ve medya okuryazarlığı, teknoloji okuryazarlığı, esneklik, liderlik, girişim, verimlilik ve sosyal becerileri kapsıyor. Kısacası yaşam becerilerini ele alıyor.
Günümüzde birçok iş insanı ve yönetici, diplomaların iş hayatında geçmişte olduğu kadar belirleyici olmadığını vurguluyor. Bu ne demek? Artık sadece akademik başarı iş hayatında bakılan ana odak noktası olmaktan çıktı. Günümüzde işe alım süreçlerinde yalnızca akademik dereceler değil, bireylerin takım çalışmasına yatkınlığı, iletişim becerileri, yenilikçi düşünme kapasiteleri ve problem çözme yetkinlikleri ön plana çıkmaktadır. Bu durum, eğitim sistemlerinde daha esnek, öğrenci merkezli ve uygulamaya dayalı öğrenme modellerinin benimsenmesini gerektirmektedir.
Teknoloji ve yapay zekâ, hiç kuşkusuz gelecekte hayatlarımızda daha çok yer alacak. Ekonomik İş Birliği ve Kalkınma Örgütü (OECD), hazırladığı İstihdam Görünümü 2023 Raporu’nda, günümüzdeki mesleklerin yüzde 27’sinin yapay zekâ devriminden etkilenebileceğini açıkladı. Kısacası bugün bile önemi giderek artan yapay zekâyı, gelecekte bilmek elzem olacak. Bu nedenle bu konuları çocuklarımıza şimdiden öğretmeli, onları araştırmaya yöneltecek eğitim modelleri geliştirmeliyiz.
Teknoloji ve yapay zekâ, müfredatımızın ayrılmaz bir parçası olmalı. OECD, aynı raporda çalışanların beşte üçünün gelecek 10 yıl içinde işsiz kalacağını, ayrıca yeni işlerin ortaya çıkmasına da sebep olacağını belirtiyor. Yapay zekâ becerilerinin eğitime entegre edilmesi gerektiğini de ayrıca vurguluyor.
Öğrencilerimizi geleceğe hazırlama misyonuyla hareket eden bir kurum olarak Uğur Okulları’nda uzun süredir bu dönüşümü gerçekleştiriyoruz. Yarım asrı aşkın sınavlara hazırlık geleneğimiz, deneyimli ve dinamik akademik kadromuz ile Uğur Okulları’nda yapay zekâ ve teknolojiyle harmanlanmış eğitim modelimizle öğrencilerimizi geleceğe en iyi şekilde hazırlıyoruz.
Kişiye özgü ve yapay zekâ tabanlı dijital öğrenme ve öğretme platformu Metodbox, yurt dışı eğitim programlarımız, yapay zekâ ile teknoloji tabanlı eğitim programlarımız ve yabancı dil edinim süreçleri ile öğrencilerimizin 21’inci yüzyıl becerilerine sahip bireyler olarak yetişmesini hedefliyoruz. Global Schools akreditasyon programımız kapsamında öğrencilerimizin sadece iyi bir yabancı dil hakimiyetine sahip olan öğrenciler değil, iyi erdemlere sahip ve yabancı dili iyi konuşan, içselleştiren, farkındalığı yüksek yeni bir nesil olması yönünde çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Okul öncesinden başlayarak erken STEM&STEM gibi geleceğin neslini şimdiden şekillendiren programlarımızla insani değerlerle donatılmış, sorgulayan, araştıran, üreten nesiller yetiştirmeyi amaçlıyoruz.
Tüm bu gelişmelere bakarak söyleyebilirim ki çocuklarımızı geleceğe hazırlamak için teknoloji, yapay zekâ ve 21’inci yüzyıl becerilerini eğitim programlarımıza katmalı, onları bu becerilerle donatmalıyız. Teknolojiyi sadece tüketen değil, aynı zamanda üreten ve sorumlu yapay zekâ etiğine sahip nesiller yetiştirmeliyiz.
İnanıyorum ki tüm bunları eğitimde başarılı bir şekilde uygularsak gelecekte teknoloji üreten, sorgulayan, araştıran, geliştirdikleri girişimleriyle dünya arenasında ülkemizi başarıyla temsil eden nesilleri göreceğiz ve gururlanacağız.
